Hayata
Destek!
Bir ülkede savaş,
kıtlık, afet ve olağan üstü durumlar gerçekleştiğinde akla gelen ilk
unsurlardan birisi de ‘Sivil toplum kuruluşları’ oluyor. Televizyonda,
internetteki bir platformda ya da bir reklam panosunda bir ‘yardım’dan
bahsediliyorsa bu içerikte mutlaka bir yardım kuruluşunun ismiyle de
karşılaşıyoruz. Bize gösterilen haber veya içerikte mutlaka yardım sağlayan,
insanlara koliler dağıtan, mağdur durumdaki bir çocuğun elinden tutup ona umut
veren gönüllüler görüyoruz. TV’den,
savaş veya bu gibi olağan üstü sebeplerden dolayı zor durumda kalmış insanları
izlediğimizde, bir kaç dakikalık vicdan azabından sonra olağan hayatımıza devam
ederken, bu zorda kalmış insanlara el uzatan, umut veren gönüllüler harekete
geçiyor ve belki de herkes adına onlara yardıma koşuyor. Daha çok gönüllülerden
oluşan ve insanlarla sahada iletişime geçip onlara destek sağlayan sivil toplum
kuruluşları ‘Mülteci, sığınmacı ve göçmenler’ için de bir umut kapısı oluyor.
Emre BAŞTUĞ
Fotoğraflar: Emre BAŞTUĞ
Daha çok
gönüllülerden oluşmuş, afet sonrası iyileşme ve afet öncesi risk azaltmayla
ilgili çalışmalar yapan, özellikle son
dönemde Suriyeli sığınmacılar adına büyük işler gerçekleştiren ‘Hayata Destek
Derneği’ (Supporttolife) insani yardım yapan
bir sivil toplum kuruluşu olarak, diğer yardım kuruluşları gibi, mülteci ve
sığınmacılar adına önemli işler gerçekleştiriyor.
‘Hayata Destek Derneği’ (HDD), Türkiye içinde
sivil toplum kuruluşlarında, Devlet’e yakın veya tam bağımsız kuruluşlar
olduğundan, ‘bağımsız’ olarak hareket edebilmek ve bu işi belli prensiplerle
yapmak adına, insani yardımın ilkelerini, prensiplerini, standartlarını bilen
kişiler tarafından 2005 yılında kurulur.
Olağan dışı bir durumdan dolayı ülkesini terk edip, başka bir yerde hayata
devam etmek zorunda kalan veya bir afet sebebiyle hayata tutunmaya çalışan
insanlara yardım ulaştırmalarından ötürü, bu kuruluş belirli prensipleri
izleyerek yardım etme yolunu seçer. İnsanlık ilkesi, ayrım gözetmemek, bağımsız
olmak, tarafsızlık ve hesap verebilirlik ilkeleri hem yardımı sağlayan kuruluş,
hem de yardıma muhtaç olanlar adına işlerin daha sağlıklı ve doğru yürümesi
sağlıyor. Bugüne kadar, Türkiye ve yurtdışında Pakistan, Afganistan, İran,
Haiti gibi farklı ülkelerde çalışmış olan bir ekip tarafından kurulan Hayata
Destek Derneği Genel Müdürü Sema Genel, bugüne kadarki en büyük çalışmalarının
Türkiye’deki Suriyeli Mülteciler olduğunu söylüyor.
Sema Genel \ Hayata Destek Genel Derneği Genel Müdürü \ İstanbul - Kadıköy
Kutu değil elektronik kart!
Hem mülteci hem gönüllü
Yardım
kuruluşlarının en büyük sıkıntısı genelde fon sağlama oluyor. Fonun
miktarı, yapılacak yardımın kapsamını ve
kalitesini de etkiliyor. HDD daha çok uluslararası insani yardım kuruluşları
ile ortaklık kuruyor ve fon desteğini bu kuruluşlardan alıyor. Bunun yanında,
Birleşmiş Milletler ve Avrupa Birliği’nden fon alan HDD, son ödemde özellikle
Suriyeli mülteciler adına önemli yardımlarda bulunuyor.
Kutu değil elektronik kart!
Türkiye’de resmi
rakamlara göre sekiz yüz binin üzerinde olan Suriyeliler için yardım
kuruluşları hayati önem taşıyor. Hayata Destek Derneği, Suriyeliler için
çalışmalarını 2012 yılından buyana sürdürüyor. Bir çoğunun kamp dışında
yaşadığı Suriyeli mülteciler zor şartlar altında hayatlarına devam etmeye
çalışıyor. Kamp dışında yaşayanlar için devletin yasal bir uygulaması ve
çalışması olmadığından bütün iş yardım kuruluşlarına kalıyor. HDD derneği, kamp
dışında kalan Suriyelileri yakından takip ediyor. ‘Suriyeli mülteciler, kiralık
kötü binalarda, terk edilmiş ahırlarda, tamamlanmamış inşaatlarda, parklarda,
bazen topluca bir camide, düğün salonunda kalmak zorunda kalıyorlar. Bunları
görünce kamp dışında da insanlara yardım edilmesi gerektiğini düşündük ve
projelere başladık.’ diyen Sema Genel, ilk olarak Hatay’da iki yüz aileye, gıda
yardımı ve hijyen kolileri dağıttıklarını söylüyor. Standart olan bu koliler
tam anlamıyla bütün ihtiyaçları karşılamadığından, HDD yenilikçi bir adım
atarak ‘Elektronik kart’ uygulamasını başlatıyor. Ailelere dağıtılan banka
kartı şeklindeki bu kartlara HDD tarafından sağlamış olan fonlar sayesinde para
yatırılıyor ve ihtiyaca göre anlaşmalı olan marketlerden alış-veriş
yapılabiliyor. HDD’nin yaptığı bu uygulamadan, bir yıldan fazla süredir
yaklaşık dört bin aile faydalanıyor.
Kişisel olarak
direkt şiddet yaşamamış ya da sıcak savaşın ortasında kalmamış olsalar da,
mülteci olarak Türkiye’de bulunan Suriyeliler, evlerini kaybettikleri, dilini
bilmedikleri bir ülkede oldukları için ciddi psikolojik ve sosyal çöküntü
yaşıyor. Bu sebepten dolayı, belki de yardım kuruluşları onların bu sorununun çözümü
için çalınacak tek kapı oluyor. HDD ise bu alanda yaptığı destekle mülteciler
adına önemli adımlar atıyor. Suriyeli mültecilerin psikolojik durumlarını
iyileştirmek ve soysal hayatlarının normalleşmesi için psiko-sosyal etkinlikler
gerçekleştirdiklerini söyleyen Sema Genel, bu etkinliklerde daha çok kadın,
çocuk ve gençler üzerine çalıştıklarını belirtiyor.
Hayata Destek Derneği ofis ekibi \ İstanbul - Kadıköy
Hem mülteci hem gönüllü
Mülteciler
zorunlu olarak geldikleri, farklı kültüre, dile ve inançlara sahip oldukları
için onlarla ilgilenirken hassas davranılması gerekiyor. Bu sebepten dolayı, bu
insanlara yardım etmek isteyen gönüllüler yardım kuruluşları tarafından özenle
seçilerek belirleniyor. Hatta gönüllüler sadece dışarıdan değil, mülteci
konumunda bulunanlardan da oluşabiliyor. Sema Genel: ‘Eğer bir afet bölgesinde
çalışıyorsak, bizim için öncelik afet bölgesinden gönüllüleri çekmek. Onlara
oryantasyon veriyoruz ve bizim tasarladığımız projeleri beraber tasarlamamız
konusunda destek alıyoruz. İçlerinden hevesli olanlara, bir şeyler yapmak
isteyenlere gerekli araçları veriyoruz ve çalışmalarımızı yapıyoruz’ diyerek
gönüllülerle çalışma sistemini gösteriyor.
Sema Genel \ Hayata Destek Genel Derneği Genel Müdürü \ İstanbul - Kadıköy
Türkiye’de şu an
tam anlamıyla insani yardım kuruluşlarının çalışması adına yasal bir düzenleme
olmadığını söyleyen Genel; ‘Bundan sonra yasal olarak Türkiye’de çalışma yapmak
kolaylaşırsa, daha çok kuruma fon gelimi de olacak’ diyor.
Hayata Destek Derneği Websitesi / http://www.hayatadestek.org/tr/
Savaş, kıtlık,
siyasi sebepler ve olağan üstü haller yüzünden ülkelerini terk etmek zorunda
kalan insanların sayısı her geçen gün artıyor. Özellikle Suriye iç savaşından
dolayı Türkiye’de bir milyona yakın Suriyeli mülteci bulunuyor. Bu sebepten
dolayı, insani yardım kuruluşlarına çok ihtiyaç duyuluyor. Ancak şu an Türkiye’deki
mülteci ve sığınmacı tablosuna baktığımızda, yardım kuruluşlarına sağlanan
fonların miktarı ne kadar büyük olursa olsun, hiç bir zaman yeterli olmayacak
gibi görünüyor. Ama yardım kuruluşlarına ise her zaman ihtiyaç olduğu ve bu
durumlarda hayati önem taşıyan rolleri olduğu da açık bir şekilde görünüyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder